Açık bir delile dayanmaksızın peygamberimizin söylediği iddia edilen sözlere “hadis” ismi verilmektedir. Bir kimseye söylememiş olduğu bir sözün yada yapmadığı bir eylemin, bir başkası tarafından atfedilmesine iftira denilir. Dinimizde insanlara iftira etmek suçtur. Aynı şekilde iftirayı yaymak da suçtur. İftira etmek ve iftira yaymak suçlarıyla ilgili aşağıdaki ayetlere bakabilirsiniz. Muhakkak ki iftira ile gelenler, sizden bir gruptur. Sizin için
(daha&helliip;)
Kuranı Kerim’de sözün en güzeli ifadesi biden fazla ayette geçer. Bizler için sözün en güzelinin nasıl bir söz olduğu ve ne tür özellikler taşıdığı önemlidir. Güzel sözü nasıl anlayacağız? Öncelikli olarak, konuyla ilgili Kuranı Kerim’in diğer ayetleri göz önüne alınmadığında yanlış anlaşılabilen bir ayetten bahsedeceğim. O kimseler ki sözü dikkatle dinlerler, sonra onun en güzeline tâbi olurlar (uyarlar). İşte
(daha&helliip;)
Salat (Namaz) ile ilgili olan yazımın ilk kısmında “secde” konusuna, ikinci kısmında “rüku” konusuna, üçüncü kısmında “huşu ve namaz” konularına değinmiştim. Salat (namaz) ile ilgili yazımın dördüncü ve aynı zamanda son kısmı olan bu kısımda ise “Kuranı Kerim’deki Kelimeler İçin Yeni Anlamlar Türetmek” başlığı altında, Kuranı Kerim’deki Arapça kelimelere Türkçe karşılık olarak yeni anlamlar türetmenin yanlış bir davranış olduğunu ayetlerle
(daha&helliip;)
Salat (Namaz) ile ilgili olan yazımın ilk kısmında “secde” konusuna, ikinci kısmında ise “rüku” konusuna değinmiştim. Salat (namaz) ile ilgili yazımın üçüncü kısmı olan bu kısımda ise “huşu ve namaz” konularına değineceğim. Huşu ve Namaz Kuranı Kerim insanların okuması için insanlara indirilmiş bir kitaptır. Bu kitap kendisini okuyan bazı kişilerde bir takım etkiler meydana getirebilir. Peki bu kitap insanların okuması
(daha&helliip;)
Salat (Namaz) ile ilgili olan yazımın ilk kısmında “secde” konusuna değinmiştim. Yazımın ikinci kısmı olan bu kısımda ise “rüku” konusuna değineceğim. Rüku Arapça “rüku” kelimesi Türkçede eğilmek anlamında kullanılır ve kelime Türkçede namaz esnasında ayaktayken kişinin elleri dizlerine gelecek şekilde eğilmesini ifade eder. Dinimizde namaz emrinin ne zaman verildiği sorusunu sorarsak sorunun cevabı, inen ilk surede namaz emerinin verildiğidir. Kuran’ın
(daha&helliip;)
“Namaz” kelimesi Türkçede kıyam, rüku, secde gibi kısımları olan Allah’a kulluk etmek amacıyla yapılan bir ibadeti ifade eder. Kelimenin Türkçede başka bir anlamı yoktur. “Namaz” kelimesi Arapçadaki “salat” kelimesinin Türkçe karşılığı olarak kullanılır. Günümüzde üzülerek tanık oluyoruz ki Kuran’ı Kerimde geçen bazı Arapça kelimelerin mevcut Türkçe karşılıklarının yanlış olduğu iddia edilerek Arapça kelimelere yeni Türkçe karşılıklar verilmeye çalışılıyor. Salat (namaz)
(daha&helliip;)
Bir dine inanan kişilerin aralarındaki görüş farklılıklarını bahane ederek birlikteliği bırakıp gruplara ayrılmasıyla mezhepler meydana gelir. Dinde ayrılık meydana getiren grupların her birine mezhep denilir. Örnek verecek olursam: Hıristiyanlar arasında Katolik mezhebi, Ortodoks mezhebi, Protestan mezhebi gibi mezhepler vardır. Dinde gruplara ayrılma anlayışının İslam dinine uygun bir anlayış olup olmadığını ayetlerle anlatmaya çalışacağım. Ve hepiniz, Allah’ın ipine (Kuran’a) sımsıkı tutunun,
(daha&helliip;)
Evliya kelimesi Arapçadaki veli (dost) kelimesinin çoğulu olup dostlar anlamına gelmektedir. Kelime ülkemizde Allah dostu anlamında kullanılmaktadır.Kuranı Kerim’e göre: “Allah iman edenlerin dostudur…” (Bakara 257) Günümüzde bazı insanlar ellerinde açık bir delili olmadan zanlarına uyaraktan yaşayan yada ölmüş bazı kişileri evliya olarak isimlendiriyor ve bu kişilerin kerametleri (olağanüstü güçleri) olduğuna inanıyor. Evliya olarak isimlendirilen kişilerin mezarlarına ise türbe denilir. Türbelerle
(daha&helliip;)