Allah Kaldıramayacağı Taşı Yaratabilir mi?

Allah kaldıramayacağı taşı yaratabilir mi? Bu soru Allah’ın varlığına getirilen en eski itirazlardan birisidir. Aslında felsefe dünyasında, aşağıda vereceğimiz muhtemel cevaplar yüzünden fazla ciddiye alınmasa da, halk arasında çok yaygındır. Ateistlerin bu soruyu kullanarak geliştirmeye çalıştığı itiraz şu şekilde özetlenebilir: 1. Allah her şeye kadirdir. 2. Allah kaldıramayacağı bir taş yaratabilir mi? Cevap 1: Yaratabilir. O zaman Allah taşı kaldıramaz, (daha&helliip;)

Hurafelerden Uzak Kuran Dini

Kuran’dan uzak yaşayan insanların, hayatlarının her anında yanılgılara ve hatalara sürüklenme ihtimali çok yüksektir. Çünkü bu tür insanların olaylara bakışı, toplumun değer yargıları ile sınırlıdır. Din konusunda konuşurken bile, Kuran’dan ziyade kulaktan dolma bilgilerle ve geleneksel değer yargıları ile bilgi verirler. Kuran’da bildirilen hükümleri görmezden gelerek atalarının dinine uyarlar ve şirk içinde yaşarlar. Ne zaman onlara: “Allah’ın indirdiklerine uyun” denilse, (daha&helliip;)

Bir Müminin Özellikleri…

Bir Müminin özellikleri: Gecen pazartesi is yerine bir bayan arkadasim ziyaretime geldi. Bankada isi uzayınca beni aradı. Oglen yemegini dısarıda yedık. Kendisi iyi bir ayakkabı firmasının pazarlama müdürü.Bir hafta once Antalya da bayii toplantıları vardı.Türkiyenin dort bir yanından müsterileri kendi magazalarına ayakkabı satın almak icin 4 gunlugune bir otelde toplanmıslardı. Ayakkabı uzerıne bır kac muhabbetten sonra bana musterılerinin absurt fantezilerinden (daha&helliip;)

İnançsızlık Kılıfı: “Bilim İnsanlığı”

Televizyonda kimi tartışma programlarına bakıyorum da çoğu zaman karşılaştığım bir anlam karmaşası dikkatimi çekiyor. Özellikle dini, felsefi ve bilimsel meselelerin tartışıldığı programlarda genellikle fizik, kimya, biyoloji gibi temel pozitif bilimler alanında “uzmanlığı” bulunan kişilerin bilimi tekellerine almaya çalıştığını görüyorum. “Biz bilim insanıyız” bilim hakkında konuşmak bize düşer demelerine rağmen çoğu zaman bilimselliğin kriterlerinden çok uzak bir anlayışla aslında kendi kabul (daha&helliip;)

REDDEDİYORUM -4- (Bu yazı bir reddiyedir.)

O öyle Allah ki halık, barî, müsavvir o, en güzel isimler (Esma-i hüsnâ) onun, bütün Göklerdeki ve yerdeki ona tesbih eder, o öyle azîz, öyle hakîmdir. (Haşr suresi, 24) Allah’tır O. İlah yok O’ndan başka. Esmaül Hüsna, en güzel isimler O’nundur. (Ta-ha suresi, 8) De ki; Allah diyin rahman diyin hangisini deseniz hep onundur o en güzel isimler; bununla beraber (daha&helliip;)

REDDEDİYORUM -3- (Bu yazı bir reddiyedir.)

“Baksana Kitaptan kendilerine bir pay verilmiş olanlar, aralarında hüküm versin diye Allâh’ın Kitabına çağırılıyorlar da sonra onlardan bir topluluk yüz çevirerek dönüyorlar. Bunun sebebi, onların, “Bize, ateş sadece sayılı günlerde dokunacaktır. ” demeleridir. Uydurageldikleri şeyler dinleri konusunda kendilerini aldatmıştır. ” (Ali İmran suresi, 23-24)   Bunların bir de ümmî takımı vardır; Kitab’ı (Tevrat’ı) bilmezler. Onların bütün bildikleri bir sürü kuruntulardır. (daha&helliip;)

Kader ve Özgür İrade

Bu dünya “Allah açısından” bir imtihan dünyası değil. Çünkü zaten yapacaklarımızı biliyor. Bu dünya “eğer sonsuza dek yaşasaydık yapacaklarımızı sembolize eden” bir minyatür -örnek hayat. Ve biz olacakları bilmediğimizden, bizim açımızdan bir imtihan dünyası. Bu yüzden kimi insanların imtihanı “tam da inkârcı anında ” sonlandırılıyor Allah tarafından. Ama o adam 2 yıl daha yaşasaydı belki de imanlı olarak ölecekti. Aynı (daha&helliip;)
Miraç ve Namaz

Miraç ve Namaz

Miraç gecesi ile elli vakit namazın üzerimize yazıldığı, ancak peygamberimizin “rica”larıyla Allah’ın bunu 5’e indirerek bu kadarını bize farz kıldığı olayıyla açıklanır namaz nasıl geldi sorusu. O gece peygamberimiz buraka atıyla yanında Cebrail birinci kat semaya çıkar Hz. Adem’i selamlar; sonra ikinci semaya yükselir orda Hz. İsa ve Hz. Yahya ile karşılaşır onlarla da selamlaşır. Derken 3. Sema vardır sırada (daha&helliip;)