ZAHİR Mİ BATIN MI?

Korhan Koral

http: //www. korhankoral. com

İslamiyete göre Allah, zahir, batın gibi kavramlardan münezzehtir. Ancak ayette “O, Evvel, Ahır, Zâhir, Bâtın`dır. ” (57/3) denilir. Bu, mutlak gerçek olarak değil, bizim idrakimize göre Allah’ı açıklama yöntemidir. Zira her bakışta hem zahir ve hem batın olan şey, bakışın dayandığı idrak ne kadar gelişirse gelişsin, sadece o idrak için zahir ve batın sınırları değişeceğinden ve dolayısıyla zahirlik ve batınlık yok olmayacağından, olan Tek şey demektir. Hem zahir hem batın olmanın, varlığı hem içten hem dıştan kuşatmış olmakla ilgisi vardır. Bir keside göre, içte olan batın, dışta olan zahirdir (Örneğin maddi alemin özü bize batındır. ). Başka bir düşünce yolunda, söz konusu kesitte, dışta olan bile batındır (Örneğin algıladığımız evrende algılanabilir maddi alemde olmalarına rağmen, gözle görülemeyecek kadar uzak yıldızlar, bizim için batındır). Ve Allah, aslında bizzat Kur’an’ın ruhuna göre, ne zahir ne batındır, o Tek var olandır. Ne evvel ne ahirdir, o her an var olandır. Kunevi bu konuda şunları söyler: “Hak, kulun suretinin ve dış yüzünün manasıdır. Kul ise, Hakkın manasına ve Batıni cephesine bir surettir. Ehadiyet cihetine bakınca, zahir, batının aynıdır. Batın da zahirin aynıdır. Zahir ve batın, Hakk’ın zatına ve şanına nisbetle bir suret gibidir. Tıpkı yarımın, üçte birin, dörtte birin, beşte birin, bir sayısına bağlanışı gibi. ” Açıklamaya çalıştığımız bu ayeti anlayamayıp ya da eksik anlayıp Allah’ı sadece batın yani içte ya da zahir yani dışta görmek, Kur’anı anlamayarak çelişkiler yumağı olarak görmenin bir örneğidir.

Yazar : korhan koral

 


About the Author
Author

Dini Yazilar

Leave a reply

Name (required)

Website