Çok yaygın bir öngörü olarak Kuranın korunduğu (15/9), ama diğer peygamberlere gelen vahiylerin korunmadığı, değiştirildiği ve bizim kitabımızın evrensel diğer kitapların bölgesel/kavimsel olduğu gibi bir düşünce yaygınlaşmıştır. Gerçek böyle midir? Acaba Rabbimiz bize kıyak çekti de diğer ümmet ve toplumları mahrum mu bıraktı? İnceleyelim. Öncelikle bütün peygamberlere gelen öğreti ortaktır. Rabbimizin mutlak doğruları vardır. İnsan fıtratına ilişkin yer yüzünde adil
(daha&helliip;)
İslam mücadeledir… İslam sürekli olarak mücadele, hareket, dinamizm, aşk, iman, kitap, risalet, ahiret, adalet, eşitlik, özgürlük, ekmek davasında olmadır. Vahyin ortaya koyduğu tevhidi dünya görüşü, barışa, paylaşıma ve sosyal adalete dayalı sınıfsız bir toplum oluşturma anlayışı, ezilenlerden, sömürülenlerden, halktan yana olan tavrı her çağda ve her coğrafyada insanlığın yoluna ışık tutmuş; insanlığı kör ideolojilerin, ırkçı söylemlerin girdabından çekip kurtarmıştır.
(daha&helliip;)
“Parayla İman Satın Alınır mı?” Cübbeler, sarıklar ve çarşaflar değil mesele. Şekil değil mesele. Allah, O istemedikçe iman sahibi olamayacağımızı söylüyor? Niçin peki? Madem öyle, oturup imanın bize gelmesini mi bekleyeceğiz? Tabii ki hayır! İnanç ve ahlak girift görünmekte! İyi ahlakta olduğunuz süreçte Allah size onu verirse sevinirsiniz veya inancınız tamsa ister istemez ahlaklı davranmak zorunda kalırsınız. Tabii ki
(daha&helliip;)