KURAN’I OKUMAYIN! ANLAYAMAZSINIZ

Kuran ı herkes anlayamaz diyenlere sorulması gereken ilk soru Kim anlar? olmalı bence. Tabii ki buna verilen cevap da alimleridir olur. Peki bu alimler kimlerdir diye soruldugunda bölünmüş ve planlı olarak da bölünmeye devam eden Müslümanlar’ın bağlı bulundukları topluluğun liderlerini gösterirler. Her guruba göre kendilerinin alimi haktır. Ve aslında birbirleriyle ihtilafa düşmezler. Hem düşseler “alimlerin ihtilafında rahmet vardır” hadisi imdada yetişir. Bu hadis kimi yerde ümmetimin ihtilafı diye de geçer. Ama bu Kuran ı herkes anlayamaz diyenler buradaki ümmet kelimesini alim kelimesine çevirmekten korkmamışlardır. Aslında bu zihniyetin hadise ve sünnete gösterdiği önemin
ve saygının bir göstergesir. Ya da asıl manası budur derler. Evet, şimdi sıradan halk olarak biz ne yapmalıyız? İnsanlığa İlahi bir mesaj olarak ve kendisinin de içinde belirttiği gibi Mubin (apaçık) olan Kuran ı okusak da anlayamayacağız. Öyleyse alimlerin Kuran ı okuyup da bize yaptığı açıklamaları okumalıyız. Bu açıklamalar bazen birbirinin zıddı olsa bile doğru kabul etmeliyiz. Çünkü bu zıdlık rahmetten ileri gelmektedir. Gerçi sıradan bir kul olan bizler bu zıdlığı göremeyiz, görsek dahi yanlış anlayabilir ya da anlayamayız. Çünkü ayetlerin bir görünen
anlamı bir de görünmeyen anlamı vardır. Amenna. Peki bu bahse konu alimlerde
acaba bize zıdmış gibi görünen meselelerde hata yapmış olabilirlermi? Haşa! Onlar hata yapmazlar. Onların hata yapmayacaklarına dair garantileri vardır. Gerçi biz onların hata yapıp yapmadıklarını anlayabilecek bir ilime de sahip değiliz. Bu yüzden onları doğru kabul ederiz. Teorik olarak içtihat kapısı açık ancak pratikte bu kapı kapanmıştır denir hep. Bunun sebebi de yaşadığımız dünyanın bu günkü hali ve kaynağa yani Resullullah a zaman olarak da uzak olmamızdan alim çıkamaz denir. Çıkan alimlere de yalancı, cahil veya çok
hatası var denir. Biz, kendilerinin putlaştırdığı alimleri hakkında acaba hata yapmış olamaz mı diye sorduğumuzda mezhepsiz, reformist ve hatta mürted olarak adlandırılıyorken, onlar bir çırpıda bidatlerden kurtulalım diyen insanlara yalancı diyebiliyorlar.


Kronolojik olarak hadisleri incelerseniz günümüzden geriye doğru gittikçe hadis sayısının azaldığını görürsünüz. Oysa bunun tam tersi olması gerekmez mi Buradan hareketle Resulullah ın ağzından söz uydurmuş olanlar, bu icma ile sabittir diye niye yalan uydurmuş olmasınlar? Bunları sorgulayan bir mümin
mezhepsizlikle itham ediliyor. O zaman sormak lazım Hz.Ebubekirin
Hz. Ömerin Hz.Alinin mezhebi neydi? Bunu sorduk ya arkasından hemen şu gelir: Demek siz onlarla kendinizi bir tutuyorsunuz? Hayır, bir tutmuyoruz onlarla bir olmaya çalışıyoruz. Onlar gibi olmaya çalışıyoruz. Onlara özeniyoruz. Hepsi bu. Onlar, Resulullahın her zaman yanında oldukları halde Kuranı okuyorlardı. Onlar Kuran ı en iyi şekilde açıklayacak Resulullah ile yanyana oldukları halde okuyorlardı. Biz şimdi nasıl, nasıl olsa anlayamayız deyip okumaktan vazgeçeriz?
İlmihallere sarılalım öyle mi? Üstelik sorgusuz sualsiz. Hem hangi akıl ve cesaretle, sadece alimler için değil insanlara ve cinlere hidayet rehberi olan apaçık Kuran ı, İlk emri Oku! Yaradan Rabbinin adıyla Oku! olan Kuran ı
okusanız da anlayamazsınız bu yüzden okumayın dersiniz?

Atatürk`e harf devrimi yaparak halkı Kuran dan uzaklaştırdı, Kuran okunmasını engelledi diyen zihniyet bu gün siz Kuran ı okusanız da anlayamazsınız diyor. Bu ne ikiyüzlülüktür?

 

Yazar : A.Boran Kut

 


About the Author
Author

Dini Yazilar

Leave a reply

Name (required)

Website