Evrenin Çekim Gücü

 

Günümüzde evrenin çekim gücü, evrendeki yerimiz, evrenin bize etkisi ve bizim ona olan etkimiz konusunda birçok kitap yazılmakta, bu konu birçok tartışma programına konu olmakta ve üzerine birçok kişi uzun saatler boyunca kafa yormaktadır. Dini açıdan Allah’a yakınlık duymayanlar bu evrene gelmelerinin altında farklı bir neden arayarak bu dünyaya geldim o zaman bu evrenin bana etkisi olduğu kadar benim de burada bir etkim olmalı diye düşünüyorlar ve bu arayışın devamında içlerindeki manevi boşluğu doldurmanın yollarını arıyorlar. Oysa ki bu dünyadaki yerimizi ve bu dünyada varolmamızın manasını o kadar güzel açıklayan bir ayet var ki:

EN’AM 162. De ki: “Benim namazım, ibadetlerim/kurbanlarım, hayatım, ölümüm alemlerin Rabbi olan Allah içindir.”

 

Bu dünyada evrende bir yer edinip evrene bir katkıda bulunmaya çalışmaktan çok daha önemli bir amaç ve sebepten dolayı bulunuyoruz. Allah’a layık bir kul olabilmek.. Allah inancı olmayanlar ise bu amaçtan yoksun oldukları için ve bu hayata gelmelerinin önemli bir sebebi olması gerek diye düşündükleri için kendilerine nedenler ve amaçlar yaratmaya çalışmaktadırlar, ama buldukları sebepler de hiçbir zaman yeterli olmadığı için koca bir boşlukta oradan oraya savrulmaktadırlar.

Bunun yanısıra evrenin çekim gücüne inananlar güzellikleri düşünerek güzellikleri isteyerek pozitif düşünceyle pozitif şeyleri kendilerine çekebileceklerine inanıyorlar. Bu düşünce tarzına gore örneğin bu hayatta çok paraya sahip olmak istersek eğer sürekli parayı hayal ederek onu düşünerek ona sahip olabiliriz. Aynı şekilde diğer istediklerimizi de bu şekilde elde edebiliriz. Bu konuyu İslami açıdan düşünürsek de bu düşünce tarzının doğru olduğunu söyleyebiliriz ve bunu da Kuran-ı Kerim’de geçen birçok ayetten anlıyoruz:

ŞÛRA 20. Ahiret ekini isteyenin o ekinini artırırız; dünya ekini isteyene de ondan veririz. Ama böylesi için ahirette bir nasip yoktur.

ISRA 18 Peşin isteyene dünyada peşin veririz: Dilediğimize dilediğimiz kadar. Sonra da ona cehennemi veririz; yaslanır ona, kınanmış ve kovulmuş olarak.

ISRA 19 Kim de ahireti ister ve inanmış olarak ona yaraşır bir gayretle çalışırsa, böylelerinin gayretleri teşekkürle karşılanır.

Buradan da anlıyoruz ki evrenin çekim gücü yasasını kısa zaman once yüzyılın buluşu diye piyasaya çıkaran, müthiş sır adıyla kitap yazarak pazarlayanların ortaya çıkardığı bilgi zaten Kuran-ı Kerim’de çoktan yazılmış ve insanlara gösterilmişti. Sonuç olarak görüyoruz ki bu dünyada istediklerimizi sadece isteyerek elde etmemiz mümkün, istersek zenginlik, istersek başarı, istersek mutlu bir ilişki.. Her şey istememize bağlı ama doğru olan dünya hayatına odaklanarak hep daha fazlasını istemek midir? Yoksa ahiret hayatını da düşünerek sahip olduklarımıza her zaman şükretmesini bilmek ve bu hayata gelmemizdeki asıl amacımızın Allah’a layık bir kul olmaya çalışmak olduğunun her zaman bilincinde olarak yaşamak mıdır?

 


About the Author
Author

eliftan

Leave a reply

Name (required)

Website