Bursalı Yazar Ali Çandır
1988 doğumlu
Uludağ Üniversitesi ve Anadolu Üniversitesi mezunu
Vicdanı yüksek ve insan olmanın hakkını veren o nadir ruhlara bayılıyorum. Diyebilirim ki; canımı dahi gözümü kırpmadan tehlikeye atabilirim böyle erdemli insanlar için. Güzellik ve zerafet gibi basit özellikler geçicidir ve zayıf insanların taptığı içi boş, yavan sıfatlardır. Harika bir karakterin ve kusursuz bir vicdanın ise anıtı dikilecek kadar önemi yüksektir. İnsanı, yarın öldüğünde insanüstü bir varlığa dönüştürecek yegane özelliklerdir
(daha&helliip;)
Bakara 245: “Kim Allah’a güzel bir şekilde borç verirse, Allah da böyle birinin verdiğini birçok kez katlayarak artıracaktır.” Dünya için sonu gelmez kariyerler peşindesin, peki Allah’ın katında var mı kariyerin? Diktiğin koca apartmanı mezarına sokabilecek misin?” Yardım ekibimizle sadaka dağıtım günümüzde karşılaştığımız o küçük savaşçıyı, Batuhan’ı hiç unutmayacağım. “Misafir kıyafetimi giyiyorum sizin için.” dedi, ayrıca ordan ayrılırken bizim için hazırladığı
(daha&helliip;)
“UYAN BENİM NANKÖR GÖZLERİM, UYAN.” Senin Rabbin çıkmaz sokakta kapı açan Kur’an’ın Allah’ıdır. Kulundan korkup utanma. Yalnız ve yalnız Allah’tan kork, ondan utan. Zira kendisinden utanılıp korkulmaya layık olan tek zat O’dur. Dünyanın malına tapınma, yalnız O’na ibadet et. Canın dahil elindeki tüm nimet Allah’ın eseridir. Patronuna tapınma ve korkma gücü elinde bulunduranlardan. Sadece Allah’ın memnuniyetini kaybetmekten kork. Yalnız Allah’tan
(daha&helliip;)
Yaşamıyoruz aslında dostum bunca hengame içinde yaşamıyoruz bu hayatı, sınavdayız. Ebedi tatil yok paradoksa sıkışmış ruhlarımıza bu yer kabuğunda. Hep içimizde kronik bir can sıkıntısı. Arada iyileşecek, iyi hissedeceksin ancak ertesi gün tekrar kapanacak gökyüzün; ama üzülme burası dünya denen yerdir, işler hep böyledir. Üzülme, bu ikilem, bu can sıkıntısı bitecek bir gün ve bil ki sadece bir kerelik böyle
(daha&helliip;)
BAKARA-148: “HAYIRLARDA YARIŞIN” Dünya için sonu gelmez kariyerler peşindesin; peki Allah’ın katında var mı kariyerin? Bir ömür verip diktiğin apartmanı mezarına sokabilecek misin? Allah için söyle, duadan ve yalvarmaktan başka ne yaptın Allah için? Gece gündüz kapandığın secdenin yeteceğini nerden bilirsin? Günahına karşılık var mı tartıya koyacağın iyiliğin? Ya günahın ağır gelirse hesabını neyle ödeyeceksin? Malını mülkünü satıp yoksula verenle
(daha&helliip;)
Karanlıkların en karanlığına battınız mı hiç? Ben battım. Üstelik etrafta hiç bir tutunacak dal da yoktu. Bir saniye bile dinmeyen acılar içinde diz çöktüm sonunda ve dua etmeyi “öğrendim”; ama öyle yüzeysel bir dua değil bu. Benim tabirimle “alıcı gözle, içten, can havliyle” dua ettim. Sonra Kur’an’a yöneldim, çünkü yönelebileceğim başka bir şey kalmamıştı artık. Okudum ilahi kanunları, sindirdim ve
(daha&helliip;)
NEDEN ACI ÇEKİNCE DİNE YÖNELİRİZ? Hayatınıza bir sıkıntı girdiğinde kutsal kitaplara yönelmeniz sürpriz değildir, geninde vardır insanın Allah’a aidiyet ve kitapları okumanın da tek yolunun zorluk yaşamak olduğunu gösteriyor Allah böylece. Yoksa evdeki rafta roman gibi duran ve yıllardır okunmayan kitaplardan bir farkı kalır mı o kutsal kitabın siz ah edip sığınacak kapı aramazsanız eğer? O kitabı eline sıkıntı çekmeyen
(daha&helliip;)
“UYAN BENİM NANKÖR GÖZLERİM, UYAN.” Senin Rabbin çıkmaz sokakta kapı açan Kur’an’ın Allah’ıdır. Kulundan korkup utanma. Yalnız ve yalnız Allah’tan kork, ondan utan. Zira kendisinden utanılıp korkulmaya layık olan tek zat O’dur. Dünyanın malına tapınma, yalnız O’na ibadet et. Canın dahil elindeki tüm nimet Allah’ın eseridir. Patronuna tapınma ve korkma gücü elinde bulunduranlardan. Sadece Allah’ın memnuniyetini kaybetmekten kork. Yalnız Allah’tan
(daha&helliip;)