About the Author
Author

BaharK

Yarından Sonraki Gün…(The Day After Tomorrow)

TV de bir film takıldı gözüme: The Day After Tomorrow (Yarından Sonra). Filmde, buzul çağı dünyaya hâkim olur ve dünyanın birçok bölgesi donar. Elbette milyonlarca insan ölür, sadece kahramanlarımız “ölümü alt ederler”. Ölümü alt etmek mümkün müdür gerçekten? Yoksa sadece bugün ölmedik diye aslında hiç ölmeyeceğimizi mi zannederiz? Kahramanlarımız büyük felaketleri atlatarak ölümden kurtulmuşlar, ekranların karşısındaki bizlere de “oh ölmediler” sevinci yaşatmışlardır.Sanki hiç ölmeyeceklermişçesine sanki hiçölmeyecekmişizcesine… Uğrunda çalıştığımız, (daha&helliip;)

Mezheplerin Dayanılmaz Anlamsızlığı

Hemen her Cuma, öğle namazını camide kılmaya çalışırım. Gittiğim camide, camimizin imamının eşi ile beraber Cuma namazın-mızı kılarız. Kendisi sünni müslümandır. Benim “Benim için Allah bir, Kur’an bir. O’nun dışında başka bir şeye inanmıyorum” dememe anlam veremez, “güzel güzel sünni olacağına nereden çıkartıyorsun böyle icatları” diye takılır bana. Geçen cuma yine namazda iken Cuma hutbemizin sonunda caminin hocası şu ayeti (daha&helliip;)

Cennet için ne kadar öderim…

Yıllardır bir ev almak isterim. Gerçekten beğendiğim bir evi bulursam eğer, gerekirse ileriki 10 seneyi borç içerisinde geçirmeyi göze alıp bir kredi anlaşmasına imza atabileceğimi biliyorum. Evin yanında bir de arabamı değiştirmek istiyorum. Gönlümde yatan araba bütçemin üzerinde olduğundan bunun için de başka bir kredi düşünüyorum. Bu düşünceler ağzımın suyunu akıta akıta yıllardır aklımı kemirir durur. Her iki ödemeyi aynı (daha&helliip;)

Dini Konularda Ne Kadar Samimiyiz?

Yirmi senedir Londra’da yaşamasına rağmen her sene orucunu aksatmadan tutan bir kuzenim var. Eskiden cumaları da kaçırmazdı. Onunla Londra sokaklarında salına salına yürümenin keyfi başkadır. Hafif sohbetlerimiz ara ara din içerikli, çoğu zaman da Türkiye ve Türkiye’ye dönüş içeriklidir. Geçenlerde yine kendisi ile Londra’da buluşmuş aheste aheste yürürken “yarın nerede kılacağız Cuma namazını” dediğimde “ben artık pek de gitmiyorum Cuma (daha&helliip;)

Gerçek Mucizeleri Görebilmek…

Umre’ye gittim geçtiğimiz hafta. Kutsal topraklara… Çok şükür çok çok güzel geçti ibadet yolculuğumuz. Oralara Annem, babam, Allah’a ve dinine gönülden bağlı, çok yaşlanmış olan eniştem, halam, amcam, karısı, sevgili ablam ve teyzemle gitmenin tadı bir başka güzeldi doğrusu. Eniştemin en saf duygularla Allah’a yönelişine, kendini tüm varlığıyla teslim ettiğine şahit olmak farklı duyguları kabarttı içimde. Artık çok yaşlandığından kendini (daha&helliip;)

Hayat da Allah’tan, Ölüm de…

Bir haftadır ailece sağlığımızla imtihan ediliyoruz. Sınav mı, hayat mı desem onu da bilmiyorum… Aslında her anımız sınavın bir parçası olduğundan belki de sınav demek daha doğru olacak. Son zamanlarda üst üste birkaç yakınım çeşitli ciddi hastalıklar ile yüz yüze geldi. Son olarak çok yakın bir sevdiğim daha listeye eklendi. Bu yakınım günümüzün kadınlarının korkulu rüyasının en basit hali olan (daha&helliip;)

Yanlışlarla Kaybolan İnançlar…

Yıllar sonra eski bir arkadaşımla buluştum geçen akşam. Sahilde yürüyüp laflıyorduk. Kendisi edebiyatçı olduğundan bir süre sonra sohbetimiz “derin konulara” yönelmişti. Birbirimizi küçüklümüzden beri tanımanın verdiği “tanımışlık” ile bana anlattıklarını, sözlerinin ötesine ulaşarak anlama rahatlığı içerisindeydim. Uzun bir muhabbet ve kız arkadaşların birbirlerine olan psikanaliz yaklaşımları ile birkaç saat konuştuktan sonra “içimde bir boşluk, bir arayış var” dedi. “Peki neden (daha&helliip;)