Domuz Konusu

Domuz Konusu

Biz kültürel olarak köpek eti yemediğimiz için “köpek pistir, yenmez” deriz. Ancak Çinliler, kültürel olarak köpek eti yedikleri için “köpek pis değildir, yenir” der. Şimdi bu ifadelerle biz ve Çinliler “köpek etini yemek” bağlamı içinde köpeğe pis veya pis değil dedik. Ancak hem biz hem de Çinliler bu bağlamda, köpeğin “mutlak olarak pis bir yaratık” olup olmadığından bahsetmedik, sadece “yiyecek konusu olması bakımından” yargıda bulunduk. Günlük hayatta “köpek pisliktir, yenmez” diyen insanlar köpeklerle dost olur, sever, onları evine alır. Bu kişiler “yemeğe konu olması bakımından” köpeğe pislik demişlerdir; ancak “köpeğe mutlak olarak pis bir yaratık” dememişlerdir.

Örneğin ben, eski zamanlarda yaşamış bir kral olsam ve ülkemdeki halka “At pisliktir, yemeniz artık kanunen yasaktır” dersem bunu yeme-içme bağlamında söylemiş olurum ve at’ın mutlak olarak pislik bir varlık olmasını kastetmiş olmam ve at’ın taşıma işlerinde, ulaşımda ve savaşlarda kullanılmasını yasaklamış olmam. Sadece “yemeğe konu olması bakımından” at’ın “pislik” olduğunu söylemiş olurum. Tıpkı bunun gibi “domuz pisliktir, yemeniz yasaklanmıştır” denildiğinde bunu yeme-içme bağlamında söylenmiş olur ve domuzun mutlak olarak pislik bir varlık olmasını kastedilmiş olmaz ve domuz, tıpkı atta olduğu gibi birtakım işlerde kullanılabilir.

Geleneksel yorumcuların yaptığı gibi Kuran’ın ilgili ayetini tamamıyla literal olarak okursak domuzun “mutlak olarak pislik bir yaratık” olduğunu iddia etmiş oluruz. Ancak bu yorumun hatalı olduğunu düşünüyorum. Çünkü birincisi, ilgili ifade ayetin bağlamından koparılarak yorumlanmaktadır. İkincisi, ilgili ayette geçen ve “pislik” olarak çevrilen kelimenin orijinali “rcs”tir. Bu kelimenin Kuran’ın diğer ayetlerinde geçtiği yerlerdeki bağlamına baktığımızda somut olarak bir pislikten söz edilmediğini görürüz. Hatta ilgili ayetlerin tamamına baktığımızda somut bir pislik olarak kullanılmadığını görmekteyiz. Bu kelimenin geçtiği birkaç ayet şöyledir: “Onların yanına döndüğünüz zaman, onları cezalandırmaktan vazgeçmeniz için Allah’a yemin edecekler. Artık onlardan yüz çevirin! Çünkü onlar pisliktir. Kazandıklarına karşılık onların barınağı cehennemdir.” (9:95) “Allah sizden her türlü kirliliği giderip sizi tertemiz kılmak istiyor.” (33:33) “Öyleyse iğrenç bir pislik putlardan kaçının.” (22:30) “Allah, akıllarını kullanmayanların üzerine pislik yağdırır.” (10:100). İlgili kelimenin geçtiği ayetlerin tamamı şunlardır: 5:90, 6:125, 6:145, 7:71, 9:95, 9:125, 10:100, 22:30, 33:33.

Üçüncüsü, eğer, geleneksel yorumcular, ilgili ifadeyi bu şekilde bağlamından koparıp yorumladığında, domuz eti yemenin haram kılınma gerekçesi olarak da bir önerme öne sürerek “çünkü domuz kendi dışkısını yemektedir” derler. Ancak “domuz, kendi dışkısını yediği için domuz eti yemek haram kılınmıştır” dersek bu sefer de şöyle bir sorunla karşılaşırız: “Eğer kendi dışkısını yiyen hayvanları yemek haram kılınıyorsa neden kendi dışkısını yiyen diğer hayvanları yemek helaldir? Örneğin Tavuk da kendi dışkısını yer ama haram kılınmamıştır, köpek de dışkı yer ama haram kılınmamıştır, dışkısını yiyen birçok hayvan mevcut ve bunların etini yemek haram kılınmamıştır.”

Sonuç olarak, geleneksel yorumcuların bu konudaki yorumları hatalıdır. Domuz “mutlak olarak pislik bir varlık” değildir, ayetin bağlamı olan yemeğe konu olması bakımından pislik olarak nitelindirilmiştir. Kullanılan pislik ifadesinden yola çıkarak domuzun haram kılınmasını “kendi dışkısını yemesi” olarak gerekçelendirmek de geleneksel yorumcuların yorumudur, Kuran’da böyle bir bilgi yer almamaktadır.


About the Author
Author

Editor 4

Leave a reply

Name (required)

Website