Din ile Bilim Çatışır mı?

Yunanda, Rönesansta vs. çağlar boyunca, din ile, bilimi ayrıştıran ve uzlaştırmaya çalışan insanlar olmuştur.
Din alanında, Ruhbanlığa karşı gelişen tepkiler yüzünden bilimi ayrıştıranlar sürekli olagelmiştir. Bu ayrışma, ” İslamla” asla bağdaştırılamıyacağı halde maalesef bize de sirayet etmiş bu hastalık. İslam da “Ruhban” sınıfı yoktur. Herkes yaptığından sorumludur. Hangi meslek gurubunda olursa olsun…

Bilim sürekli kendi dinamik yapısı içerisinde değişip gelişir, deney ve gözleme dayanan veriler yeni bir girdiyle değişir. Bilim herşeye son noktasını koyamaz yoksa bilimin kendisi de biter

Çağlar boyu Bilimle uğraşmayanlar “sezgiselciliği”, Bilimle uğraşanlar “akılcılığı” ön plana çıkararak var oluşsal fenomenler ortaya atmışlardır. Ruhbanlar kadar, Bilim felsefecilerinin tümünde de metafizik yorumlar buluruz. Aristo, Kindi, Farabi- İbn-i Sina da ki gibi. Maalesef tabiri caizse sapla samanı ayrıştıranlarla sapla samanı sürekli karıştıranlarlada karşı karşıya kalmaktayız. Yunanlı Demokristosun atomculuğundan yola çıkarak Bacon, Dekartes, Newtonun öncülük ettiği – öngördüğü determinist, dehriyeci/ makine evren modeli 150. yıl algımızı şekillendirdi.., Seküler, dünyevi yaşam; Hümanizim adı altında toplumları da şekillendirdi. İnsan düşüncesiyle şekillendirilen, ideolojilerin ortaya çıkmasına ve Maalesef, Çıkarcı-Duyarsız -makine- robot insanların ortaya çıkmasına sebebiyet verdiler. Atom parçalandıktan sonra; Bilimin öngördüğü determinist evren/makine evren yerini başka bir evren modeline bırakmak zorunda kaldı. Kuantum evren modeline… Makine evren modeline göre herşeyin konumu belli idi heryerde aynı yasalar hüküm sürüyordu ve makine takır takır çalışıyordu. Makinede ki bir parça Bozulursa parçasını değiştirisiniz makine yine çalışmaya devam ederdi.Bilim herşeyin cevabını biliyordu- makro- mikro uyumunu kendince veriyordu! Kuantum teorisinin en belirgin ilkesi olan “Belirsizlik ilkesi” bizi neden metafizik yorumlara sürükledi düşünmemiz gerekir. Gerçekten, kuantum felsefesi herşeyin teorisini önümüze sunabiliyormu? Makro – mikro uyumu olmayan Kuantum teorisini incelediğinizde Bilim hariç teorilerin felsefede ANALOJİ DE tartışıldığını anlarsınız. Kuranın rehberliği bırakılırsa, Önümüze sunulan din budur, bilim budur fenemenlerini de sorgulamaz isek daha çok zihinsel- yaşamsal- güdülürüz. Bunuda bilim destekli din destekli -din-bilim karmasıyla yapmaya devam ederiz. Din bilim diye iki farklı alan olmadığı helde bunu hep yaparız.

De ki: ‘Gördünüz mü haber verin; eğer o (Kur’an) Allah katından ise, sonra siz onu inkâr etmişseniz (bu durumda) uzak bir ayrılık içinde olandan daha sapık kimdir?’
(41-52)

Biz ayetlerimizi hem afakta, hem kendi nefislerinde onlara göstereceğiz; öyle ki, şüphesiz onun hak olduğu kendilerine açıkça belli olsun. Her şeyin üzerinde Rabbinin şahid olması yetmez mi?
(41-53)

Dikkatli olun; gerçekten onlar, Rablerine kavuşmaktan yana derin bir kuşku içindedirler. Dikkatli olun; gerçekten O, her şeyi sarıp-kuşatandır.
(41-53/ Ali Bulaç meali)

Saygılarımla.


About the Author
Author

MuruvvetCaliskan

Comments (1)
Leave a reply

Name (required)

Website