Öyleyse, inkâr edenlerle (savaş sırasında) karşı karşıya geldiğiniz zaman, hemen boyunlarını vurun; sonunda onları ‘iyice bozguna uğratıp zafer kazanınca da’ artık (esirler için) bağı sımsıkı tutun. Bundan sonra ya bir lütuf olarak (onları bırakın) veya bir fidye (karşılığı salıverin). Öyle ki savaş ağırlıklarını bıraksın (sona ersin)… (Muhammed Suresi, 4) Pek çok ateist, bu ayeti referans alıp Işid zihniyetinde olanların gerçek
(daha&helliip;)
Anlamak için yaşar belki de insan,hayatın bir anlamı olmalı ve onu bulmak için uğraşır.Anlamsız ,mantıksız bilgilerin ardına niye takılır ,çoğunluk neden haklı olsun bir kere durup sorsan kendine,bir yüzleşsen ah ne güzel anlaşırdın kendinle.Seni umutsuzluğa sürükleyen seni sürünün bir parçası yapmak için var gücüyle çalışan bu toplumda kendinle olman zor.Bunu istemende,lakin doğruların peşinde isen tutunacak dalın rehberin Kuran ,dostun Allah
(daha&helliip;)
Geleneksel İslam düşüncesine arız olan en büyük hastalık “Ayetlerin rivayetlere feda edilmesi” metodu ile yapılan dini çıkarımlardır. “Kabir azabı” konusu , bu metoda uygun bir şekilde ortaya atılmış bir düşünce olup, Kur’anda bu konuyu net olarak ifade edebilecek bir tek Ayet yoktur. “Ayet yoksa biz buluruz” mantığı içinde yapılan çalışmalar sonucu Mü’min s. 46. ayeti bulunmuş ! ve bu ayet
(daha&helliip;)
Kur’an ı nasıl okumalıyız sorusuna, doğru bir cevap bulabilmemiz için, önce Ku’an ın indiriliş gayesini de doğru anlamamız gerekir. Allah Kur’an ın indiriliş amacını anlatırken, bizlere yol gösterici bir öğüt, karanlıktan aydınlığa çıkartan bir nur ve doğruyu bulmak için uyarıcı bir rehber olduğunu söyler. Önce şuna karar vermeliyiz, biz Kur’an ı anlamak ve hayatımıza geçirmek için mi okumalıyız, yoksa anlamını
(daha&helliip;)
Bir bilim adamına gölge nasıl oluşur diye sorduğunuzda size vereceği muhtemel cevap “Bir ışık kaynağının önüne konulan bir cismin, ışık kaynağının ışınlarının gelmesini engellediği bölgenin gölgeyi oluşturduğu” olacaktır. Yani bu tanıma göre gölgenin oluşması için bir ışık kaynağı, bir cisim, bir de gölgenin üzerine düştüğü yüzey gereklidir. Eğer ışık kaynağı olmazsa, gölge de yoktur. Bir diğer değişle gölgenin var olmasının
(daha&helliip;)
Varoluşun nedenini ve amacını sorgulayan herkesin bir gün mutlaka yapacağı bir hakikat/gerçeklik arayışı-yolculuğu olacaktır. Doğuşla- ölüm gerçekliği de bize bu arayışın amacını sorgulatacaktır. Ben kimim, nereden geldim, nereye gidiyorum… Aklı olan herkes, çıktığımız, bu yolculukta, Kılavuz-rehbersiz yönümüzü bulamayacağımızı bilir ve kılavuz -rehberini aramaya koyulur. Tecrübeli bir kitap okuru olarak, Hakikat yolculuğuna çıkmış, İnsan düşünceleriyle yazılmış kaynaklara ulaştıkça, bu kişilerinde bir
(daha&helliip;)
DİNİ KAVRAMLAR ve ANLAM DARALMASI ÜZERİNE -2 ŞİRK VE PUTPERESTLİK Gerçekten Allah, Kendisine şirk koşulmasını bağışlamaz. Bunun dışında kalanı ise, dilediğini bağışlar. Kim Allah’a şirk koşarsa, doğrusu büyük bir günahla iftira etmiş olur. (Nisa Suresi, 48) Uzun sürecek bu yazımda –önemine binaen- din konusunda en önemli, en net bir şekilde bilinmesi ve ortaya konulması ve en çok sakınılması gereken ve Kur’an-ı
(daha&helliip;)
Dininden dönen kişiye mürted denir. Ortodoks İslam anlayışında dininden dönenin cezası ölümdür. Bu Kuran dışı uygulamaya, “Dinini değiştireni öldürün” (Buhârî, Cihâd, 149) sözde hadisini delil gösterirler. Ancak hüküm konuları, farzlar, haramlar, cezalar… sadece Kuran’dan öğrenilir. Karşılığı Kuran’da olmayan veya Kuran’la çelişen söz, peygamberimize ait değildir. Allah “…Kendi hükmünde hiç kimseyi ortak kılmaz.” (Kehf suresi 26) ayeti gereği, hüküm
(daha&helliip;)
-
- 1
- …
- 34
- 35
- 36
- 37
- 38
- …
- 136
-