Kuran’ı bütün olarak değerlendirdiğimizde en temel mesajın “tevhid” yani birleme olduğu çok açık biçimde görülecektir. Bu durum pek çok ayette belirtildiği gibi Allah kendisine ortak koşmanın yani “şirk”in bağışlamayacağı tek günah olduğunu da belirtir. 4 – Nisa Suresi – 48. ALLAH kendisine ortak koşulmasını bağışlamaz; bundan başkasını dilediğine bağışlar. Kim ALLAH’a ortak koşarsa çok büyük bir hakaret etmiş olur. (Edip
(daha&helliip;)
Bugünkü yazımda, Kur’an da geçen HURİ sözleriyle kimden bahsediliyor, sizleri bu konuda düşünmeye davet etmek istiyorum. Bizler Kur’an ayetlerini doğru anlamak için, Kur’an dan yardım almak yerine, rivayet ve sanı bilgiler ışığında ayetleri anlamaya çalıştığımız için, ayetleri yanlış anlıyoruz. Konuyla ilgili bir örnek vermek istiyorum. Nebe 31–32–33–34: Şüphesiz ALLAH’A KARŞI GELMEKTEN SAKINANLARA bir kurtuluş, bahçeler, üzümler, kendileriyle bir yaşta, GÖĞÜSLERİ
(daha&helliip;)
Dua, istemenin adıdır.Sadece istemekle kalmayıp aciziyetimizi Rahmana iletme olan dua,Allah katında “Her duaya bir cevap vardır” ayeti ile müslümanları müjdelemiştir. Peki ,onlarca kabul olmamış,kabul olmayı bekleyen duamızın olması bu ayetin (Hâşa ve kellâ) yanlışlığını mı gösterir ? Nefs-i emmarenin içimize düşürdüğü bu sıkıntılar içinde elbette makro alemi ve mikro alemi görüp tefekkür etmemek bizim sıkıntımızdır. Ancak sorumuza cevap ararsak
(daha&helliip;)
Ramazan dolayısıyla iyilik ve erdemlilik üzerine Kuran referanslı olarak bir şeyler söylemek istiyorum. 2.177 – Yüzlerinizi doğu ve batı yönüne çevirmeniz zafer ve mutluluğa ermek değildir. Zafer ve mutluluğa ermek o kişinin hakkıdır ki, Allah’a, âhıret gününe, meleklere, kitaplara, peygamberlere inanır; akrabaya, yetimlere, çaresizlere, yolda kalmışa, yoksullara, özgürlüğüne kavuşmak gayretinde olanlara malı seve seve verir, namazı kılar, zekatı öder.
(daha&helliip;)
Ramazan geldiğinde çok konuşulan bir konu da, teravih namazının İslam dininde olup olmadığı konusudur. Allah kendisine kulluk görevimizi yapmak ve ona saygımızı, bağlılığımızı bildirmek, ondan yardım istemek adına kıldığımız namazın, zorunlu olan vakitlerini Kur’an da açıkça bizlere bildirmiş ve SİZLERİ KUR’AN DAN SORUMLU TUTUYORUM diyerek, Kur’an ın sınırlarını aşmayın diye de uyarmıştır. Elbette Kuran’ın emrettiği vakitler dışında da, Allah
(daha&helliip;)
Oku! Rabbin Ekrem’dir/en büyük cömertliğin sahibidir. (Alak 3) Okuyuş ve okuyuşa ilişkin tüm bakışlar Rahman’ın hikmetidir ve Rahman, insanı sınırsız zenginlik içeren rahmetine bakmaya, dinlemeye, temaşa etmeye çağırmaktadır. Bu öyle bir çağrıdır ki derin uyanışlara; sonu gelmeyen, güzele ve iyiye çağıran seyirlere gebedir. Zaten insan ne için yaratılmıştır? Ben, cinleri ve insanları bana ibadet etmeleri/benim için iş yapıp değer üretmeleri dışında
(daha&helliip;)
Kıssalar, Kur’an içinde önemli bir hacme sahip olup bu anlatımlar ile bizler , bizden öncekilerin yaşanmışlıklarından kesitleri okuyarak , Sünnetullah’ın nasıl tecelli ettiğini görmekteyiz. Kur’an kıssaları, klasik tefsirlerde sadece yaşanmışlık içine hapsedilerek israiliyyat dolu masallar olarak okunurken, modernist okumalarda yaşanmışlık içinde anlatılan bazı sıra dışı olaylar red edilerek, yapılan anlatımların mecaz türünden anlatımlar olduğu düşüncesi öne çıkarılarak okunmaktadır. Kıssaları
(daha&helliip;)
Çok şükür bu yılda Ramazan ayına kavuştuk. Rabbim yalnız bizlere değil, bizden öncekilere de oruç tutmayı farz kıldığını bizlere Kuranda şöyle anlatır. 2 Bakara 183: Ey iman sahipleri! Oruç sizden öncekiler üzerine yazıldığı gibi sizin üzerinize de yazılmıştır. Bu sayede korunmanız umulmaktadır. Bu ayetten de anlaşılıyor ki oruç bizlerin korunması maksadıyla emredilmiştir. Yine bir ayetinde orucun faydasını anlatmak içinde şöyle
(daha&helliip;)