Yaşamın İçinden Dini Yazılar...
Yaşamın İçinden Dini Yazılar...
EMPATİ > ENTROPİ
“Empati entropiden büyüktür.”
“Dost edinmeye bak, düşmanı annen de doğurur.” demiş eskiler, güzel demişler. Zira insanlığın en başından beri; Habil ile Kabil’den beri süregelen bir zalimliği haber veriyor bu söz. Kim bilir ilk kimin ağzından çıktı bu öğüt. Vicdanın öneminden bahseden çarpıcı bir cümle kesinlikle. Evet yaşam savaşında ayakta kalmak için güçlü olmalıyız, bazen bazı insanlara acımasız olmalıyız; ama bu herkese vicdansızca davranmamız gerektiği ve kalbi tamamen devre dışı bırakmamız gerektiği manasına gelmiyor. Her nedense, bu dünyadaki en eski moda olan “vicdansızlık,kötülük,bencillik” trendini pek sevdi insanoğlu. Bu konu sıkça her gün karşımıza çıktığı için mutlaka yazma ihtiyacı hissettim. Çevremizde, en yakınımızdaki insanların canavarlaşmış, paraya ve güce tapan yaratıklar haline gelmiş olması ciddi derecede korkutucu. Karşısındaki insanı tanımadan ve hatta tanısa bile acımasızca saldıran, yargılayan, konuşmaktan ve diyalog geliştirmekten aciz insanlarla dolu etrafımız. Saygılı olma erdemi ise unutulmuş vaziyette. Unutmayın; ilk kan, kardeş kanıydı. İnsanoğlu öldürmeye meyillidir, kötülüğe meyillidir, vicdansızlığa meyillidir, yani bozulmaya meyillidir, tıpkı madde gibi, evren gibi. Yani aslında tüm varlık bozulmaya meyillidir, bunun bilimsel adına “entropi” diyor bilim adamları. Evet, her şey bozuluyor; ancak buraya dikkat: Kur’an uyarıyor, bozulmayın diyor, kırmayın dökmeyin, vicdan sahibi olun diyor. Zira evren insan için yaratıldı, her şey bizim için ve her şey tamamen bir sınav. Tanrı’nın krallığı olan Cennet topraklarına ve ebedi bir yaşama giriş için tüm bu keşmekeş ve eleme sınavı. Entropiye direnip “iyi insan” olarak kalmayı başaranlar sınavı geçecek diye bildiriliyor bize kısaca. Tarihin en eski devirlerinden gelen en büyük yazılı kaynaklar bize iyiliği, alçak gönüllülüğü ve empatiyi aktarıyor. Zira; kötülük=bozulma demektir. Entropinin sonu yok oluş, kötülüğün sonu karanlık, bozulmanın sonu ise hiçlik. Ancak iyilik; sınırsız kapılar açacak vicdanı ağır basan beyinlere, tüm kutsal kaynaklar bunları haber veriyor bize. Empati yapın, üzmeyin, kırmayın “hak etmeyenleri”. Hak eden zalimi ise iyilikleri korumak için asla affetmeyin, güzellikleri koruyun. Güzel ruhların arkasında durun. Birlikte bir direniş kuralım kötülüğe karşı, devrim yapalım, kalp solda olsa da sağcı bir devrim olsun bu sefer, sağ yanımızdaki vicdanın sesine kulak verelim. Üç günlük dünya için çamurlaşmaya değmez, mis gibi toprak kokalım birlikte. Kim bilir belki yağmurlarla gelen o mis gibi toprak kokusu belki de her şeye rağmen toprak kokmayı başarabilen güzel insanların kokusudur, ne dersiniz?
-Ali Çandır
alicandir Bursalı Yazar Ali Çandır 1988 doğumlu Uludağ Üniversitesi ve Anadolu Üniversitesi mezunu
