Bu makalemde sizlerin, üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim bir konuyu, vereceğim örnek üzerinden düşünmenizi rica ediyorum. Hepimiz bir arkadaşımızla, ya da tanımadığımız bir kişiyle herhangi bir konuda tartışmışızdır. Genel çoğunlukla herkes, kendisini haklı çıkarmak için elinden geleni yapar ve sonunda genelde haklı ve haksız konusunda anlaşmaya varılmaz. ÇÜNKÜ HERKES KENDİSİNİN HAKLI OLDUĞUNU SÖYLER, İNSANIN DUYGULARI KENDİ YÖNÜNDE AĞIR BASAR. Tartıştığımız
(daha&helliip;)
Bu makalemde sizleri düşünmeye davet etmek istediğim konu, Allah Kurban kesme konusunda bizleri, belirli hayvanları kesebileceğimiz konusunda sınırlama yapmış mıdır? Bu konuda Kur’an nasıl bilgiler veriyor, konusu üzerinde olacak. ÖNCE BELİRTMEK İSTERİM, KURBAN KELİME ANLAMI OLARAK, YALNIZ HAYVAN KESME ANLAMINDA DEĞİLDİR. GENEL BİR ANLAMI VARDIR VE ANLAMI, ALLAH A YAKLAŞMAK, ONUN RIZASINI KAZANMAK İÇİN YAPILAN HER ŞEY ANLAMINDADIR. Tabi buna
(daha&helliip;)
Bu makalemde sizlerin, üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim ayet, Nahl suresi 98. ayet olacaktır. Bu ayet öne sürülerek, Kur’an okumaya başlarken Allah, EÛZÜBİLLÂHİMİNEŞŞEYTÂNİRRACÎM”, diye okumaya başlayın, emri veriyor diye anlatılır. Gelin bu konu üzerinde önce ayeti yazalım, daha sonrada birlikte düşünelim. Nahl 98: Şimdi Kur’ân okumak istediğin zaman, ÖNCE O KOVULMUŞ ŞEYTANDAN ALLAH’A SIĞIN. (Elmalı meali) Sizce Allah bu ayette,
(daha&helliip;)
Müslüman toplumlar olarak bizler, İslam ı yaşarken öyle bir yol tutuyoruz ki, Allah ın dinde sakın bölünmeyin emrine tamamen muhalif olduğu gibi, sizleri Kur’an dan sorumlu tutuyorum, Kur’an ın sınırlarını sakın aşmayın, Kur’an ın ipine sarılın emrinden çok uzak olduğumuz anlaşılıyor. Benim bir makalemin konusunu, beğenmiş olsa gerek bir kardeşimiz kendi cemaat sitesinde yayınlamış. Tabi bundan hiç memnun olmayan cemaat
(daha&helliip;)
Bugün sizlere Kur’an dan, Allah’ın öyle bir uyarısını, ikazını hatırlatmak istiyorum ki, ne yazık ki bizler bu uyarılara gözlerimizi yumarak, adeta birbirimizi günahkar, kafir hatta sapık kişiler ilan ediyoruz. Lütfen yanlış anlamayalım, bu karşılıklı atışmalar aynı dine, aynı kitaba, aynı elçiye iman ettiğini söyleyen kişiler arasında dahi yapılıyor. Önce ayetleri yazalım, daha sonra üzerinde düşünelim. Mutaffifin 29–30–31–32–33–34: Şüphesiz günahkârlar, (dünyada)
(daha&helliip;)
Allah Kur’an dan bahsederken, Enbiya 10. ayetinde yemin ederek, size öyle bir kitap indirdik ki, bütün şan ve şerefiniz kurtuluşunuz, yol gösterici rehberiniz Kur’an dır diye açıkça bildirir. Kur’an ın sınırlarını aşanlara kâfir oldular, yoldan saptılar diye de birçok ayetinde uyarır. İnsan suresi 3. ayetinde de, Allah kullarına doğru yolu gösterdiğini söyler ve ister inanır ister inkâr eder diyerek, toplumlara
(daha&helliip;)
Bu makalemde sizlere, batıl ve rivayet inançlarımızı, ayetlere nasıl ilaveler yapmaya çalışıp, Allah ın ne dediğini anlamak yerine, kendi inançlarımızı nasıl ayetlere ilave etmeye çalıştığımıza bir başka örnek vermek istiyorum. Allah Ali İmran 78. ayetinde bizleri uyarıyor ve ONLARDAN BİR GURUP VARDIR Kİ, KİTAPTA OLMAYAN BİR ŞEYİ, SİZ KİTAPTAN SANASINIZ DİYE DİLLERİYLE KİTABI ÇARPITIRLAR, ALLAH DAN OLMADIĞI HALDE BU ALLAH
(daha&helliip;)
Mezheplerin, cemaatlerin ve tarikat mensuplarının ağzından düşmeyen bir konu vardır. BİZLER ŞERİAT İLE YÖNETİLMEK İSTİYORUZ. Aslında söylenen doğru, bende şeriat kanunları ile yönetilmek istiyorum ama Allah ın şeriatı doğrultusun da yönetilmek istiyorum. Benim şeriat anlayışım ve inancım, Allah ın Kur’an da emrettiği şeriat tır, mezheplerin oluşturduğu beşeri şeriat değil. İsterseniz önce şeriat kelimesinin anlamına bakalım. “ARAPÇADA ŞERİAT KANUN, HÜKÜM, YASA,
(daha&helliip;)