Herkes aslında bir şeylerin olması gerektiği gibi gitmediği hissine aşinadır. Yeterince başarılı değilsindir, ilişkilerin yeterince tatmin edici değildir, o çok istediğin “şey”lere sahip değilsindir. Bu duruma kronik tatminsizlik adı verilir. Kronik tatminsizlik dışarıya imrenmenize, kıskançlığa ve kendinize hayal kırıklığı ile bakmanıza yol açar. Popüler kültür, reklamlar ve sosyal medya, hayalindeki işten daha azını elde etmenin bir başarısızlık olduğunu sürekli hatırlatarak
(daha&helliip;)
Kuran’ın ortaya koymuş olduğu sistemde, toplumsal düzende, Müslümanlar arasında ayrışma, gruplaşma ve mezhepleşmeye yer yoktur. Çünkü bunlar, barış ortamına zarar verir, çatışmalara neden olur. Nitekim bu tür durumlar, Kuran’da kınanmış ve Müslümanlar bu konuda uyarılmıştır: “Kendilerine apaçık deliller geldikten sonra parçalanıp ayrılığa düşenler gibi olmayın.” (Ali İmran Suresi, 105. Ayet) Günümüzde mensubu en çok olan dinler sıralamasında İslam, ikinci sırada
(daha&helliip;)
Kuran bana Müslümanca sevmeyi öğretti. Sevgi benim için ne demekti? Annemin bakışlarında, babamın saçımı okşamalarında, dedemin sarılmalarında hissettiğim içimi sımsıcak yapan histi. Varlığı şükür, yokluğu kahroluş sebebi. Onların sevgisi olmadan yaşayamam, zannediyordum. Yanılmışım, en sevdiklerin öldükten sonra da onların sevgilerinin yokluğuna alışıyormuş insan. Peki, Rabbim için ne demekti sevgi? Sevgi; O’nun yaratmasında, büyütmesinde, beslemesinde, affetmesinde, gözetmesinde, uyarmasında, öldürmesinde ve diriltmesinde
(daha&helliip;)
Sevgi ve merhameti kesintisiz Allah’ın adıyla; Surenin mesajına uygun olarak, Seneca’nın sorduğu şu soruyla başlayalım: ”Niçin doğal ihtiyacından fazla işlenmiş toprağın hasretini çekiyorsun?”1. ’’Çokluk yarışı, sizi oyaladı.’’Tekasür, “çoğaltma yarışı, çok gösterme çabası” demektir. Burada kınanan mal, çok para kazanmak, çoğaltmak değil; “çoğaltma tutkusu”dur. Bizi oyalayan ve bu yararsız kısır döngüye dahil eden her şey çoğaltma tutkusunun konusu olabilir.Tekasürü aynı zamanda,
(daha&helliip;)
”Ey Rabbim, benim toplumum, bu Kuran’ı terk etmiş” 6:50 “Ben, ancak bana vahyolunan Kur’an’a uyarım” diyen, Kuran ile doğru yolu bulan, Kuran ile hidayet bulan, sadece Kuran’a uyan peygamberden sonra dini kendi tekellerine almak için şeytanın emrine giren sihirbaz din adamları, din tüccarları, dini kendilerine çıkar menfaat sağlama aracı yapmış. 1400 yıldır milyonlarca yalan uydurmuş, ardından beyin yamyamlığı yaparak insanların
(daha&helliip;)
Tüketilen bir ömür Her insan kendi çapında kendine bir takım hedefler koyar, bu hedeflere ulaşmak için türlü zorluklardan geçer. Peki, hedeflere ulaşma yolunda çektiğimiz zorluklar ve sıkıntılar hangi hedefler için olmalı, dünya hayatına özgü gelip geçici, kısa vadeli hedefler için mi, yoksa daha büyük ve gelip geçici olmayan bir mükafat için mi? Aslına bakarsak insanların birçoğu hedeflerinde büyük bir mükafat
(daha&helliip;)
Allah’ın yasaklamadığı bir şeyi Peygamber yasaklar mı? Buna hakkı var mıdır? O Müslümanların en iyisi ise böyle bir şeye kalkışır mı? Elbette kalkışmaz. Aşağıda yer verdiğimiz ayetleri alan ilk kişi olan Peygamberimiz, nasıl olur da onlara aykırı hareket edip Kuran dışında hükümler koyar. Allah Kuran’da her şeyi açıkladığını söylemekteyken, unutkan olmadığını söylemekteyken Peygamberimiz çıkıp da Kuran dışında şunlar da haram
(daha&helliip;)
Kuranı Kerim’in Bakara Suresi’nin 183,184,185 ve 187 numaralı dört ayetinde oruçla ilgili tüm bilgiler verilir. Bu dört ayeti inceleyen kişi oruçla ilgili bilmesi gereken her noktayı öğrenir. Bu ayetler şöyledir: 183 Ey iman sahipleri! Oruç sizden öncekilerin üzerine yazıldığı gibi, sizin de üzerinize yazıldı. Umulur ki sakınırsınız. 184 Sayılı günlerdedir. Sizden kim hasta veya yolculukta olursa, tutamadığı günler sayısınca başka
(daha&helliip;)
-
- 1
- …
- 13
- 14
- 15
- 16
- 17
- …
- 136
-