İnsanlık Adem ve Havva’dan mı Yaratılmıştır? Havva’nın Adem’in Kaburga Kemiğinden Yaratıldığı İddiası Kuran’a Göre Doğru mudur?

İnsanlık Adem ve Havva’dan mı Yaratılmıştır? Havva’nın Adem’in Kaburga Kemiğinden Yaratıldığı İddiası Kuran’a Göre Doğru mudur?

Kuran’da insanın yaratılış süreciyle ve/veya ilk insan ile ilgili ifadeler Hz. Âdem özelinden verilmez. Başka bir deyişle insanın yaratılışıyla ilgili ayetlerde “Beşer, İnsan” dışında herhangi bir isimden söz edilmez. İslam dini adına insanların yaratılışıyla ilgili Havva’nın, Adem’in kaburga kemiğinden yaratıldığı ve insanların Âdem ve Havva’nın çocuklarının çaprazlama evlendirilmesiyle türediği iddiasının hiçbir Kuran’i temeli yoktur. Bu ithamlar Kitab’ı Mukaddes’te öne sürülen (daha&helliip;)
“Ailemde ya da Yetiştiğim Çevrede Görmedim”

“Ailemde ya da Yetiştiğim Çevrede Görmedim”

Çevrenizdeki bazı insanların yaşantılarına baktığınızda dini gereklilikleri yerine getirmek adına tek bir belirti dahi görmeniz mümkün değildir. Kendileri ile konuştuğunuzda size hak verdiklerini ama ailelerinde ya da yetiştikleri çevrede daha önce böyle şeylerle karşılaşmadıklarını, bu konularda hiç düşünmediklerini bahane ettiklerini görürsünüz. Şüphesiz bu durumdaki insanların bir kısmı kısmen kendi içlerinde haklı ve samimidirler bu ifadelerinde. Ama yine de geçmişteki yoksunluk, (daha&helliip;)
“Dindarlar Samimi Gelmiyorlar Bana”

“Dindarlar Samimi Gelmiyorlar Bana”

İnsanların bir kısmının, dini gerektiği gibi yaşamamasına neden olarak ileri sürdüğü gerekçelerden muhtemelen en samimiyetsiz olanı, dindar kişileri samimi bulmadıkları yönündeki önyargılarıdır. Bazı insanların dindar görünerek insanları kandırmaya çalıştıkları doğru olabilir. Ancak bu, tek başına tüm dindarlara karşı önyargılı olunması için geçerli bir sebep olamaz. İnsanların bir kısmı kendi çıkarları için kullanabileceği her şeyi kullanır. Buna din de dahildir. Dolayısıyla (daha&helliip;)
“Ey Rabbim, Benim Toplumum Bu Kuran’ı Terk Etti”

“Ey Rabbim, Benim Toplumum Bu Kuran’ı Terk Etti”

“Gözünüzü açıp kendinize gelin! Arı-duru din yalnız ve yalnız Allah’ındır! O’nun yanında birilerini daha veliler edinerek, ‘Biz onlara, bizi Allah’a yaklaştırmaları dışında bir şey için kulluk etmiyoruz’ diyenlere gelince, hiç kuşkusuz, Allah onlar arasında, tartışıp durdukları konuyla ilgili hükmü verecektir. Şu bir gerçek ki, Allah, yalancı ve nankör kişiyi iyiye ve güzele kılavuzlamaz.” Böyle emrediyor Yüce Rabbimiz Zümer Suresi 3. (daha&helliip;)
Mevlana’nın Kuran’ı Anlamadan Okuyanlara Yönelik Sert Eleştirileri

Mevlana’nın Kuran’ı Anlamadan Okuyanlara Yönelik Sert Eleştirileri

Mevlana eserlerinden biri olan Fihi Ma Fih’in 18. Bölümünde, Kuran’ı anlamadan okuyanlara yönelik sert eleştirilerde bulunmaktadır. Mevlana, kendisine, bir hafızın Kuran’ı doğru okuyup okumadığı sorulduğunda şunları söyler: Bu hafız, Kuran’ı doğru okuyor. Evet! Kuran’ın suretini doğru okuyor. Fakat anlamından haberi yok. Esasen, onun anlamı kendisine anlatılmış olsa, kabul etmez ve yine körü körüne okur. Bu, şuna benziyor: Adamın biri, eline (daha&helliip;)
“Kuran Müslümanlığı” Reform mu? Bazı Hadislerin Reddi Mümkün mü?

“Kuran Müslümanlığı” Reform mu? Bazı Hadislerin Reddi Mümkün mü?

İslam’da reform olmaz çünkü Allah, Maide Suresi 3. Ayette belirttiği üzere dinimizi tamama erdirmiştir. İslam dininde var olduğu sanılan ama esasında var olmayan bu olgular dinin ulaştığı kültür, ırk, tarihsel ve geleneksel harmanlamayla o zamanın bilge olduğu iddia edilen kişileri tarafından farklı yorumlanması sonucu ortaya çıkmıştır. Yani bu anlayışlar dinin kendisi değil farklı yorum ve kabullerdir. Dinin kendisi değil ancak (daha&helliip;)
Dini Anlamada Metodoloji (Yöntem) Sorunu

Dini Anlamada Metodoloji (Yöntem) Sorunu

Dini tartışmalarda önce ana sorunun nerede düğümlendiğini anlamak gerekir. Birçok kişinin zannettiğinin aksine esasen dini meselelerde sorunun özü metodolojik, yani felsefi bir sorundur. Genellikle birçok kişi tarafından temel sorun, önce ezber, sonra da Arapça bilgisi olarak sunulmaya çalışılıyor. Şüphesiz dini konularda araştırma yaparken Arapça bilmek önemlidir. Yine Kur’an ayetlerini ezbere bilmek de konu ile ilgili tüm ayetleri hatırlayabilmek için işimizi (daha&helliip;)
Kuran’da Kadın ve Miras Konusu Üzerine

Kuran’da Kadın ve Miras Konusu Üzerine

İslam gelmeden önce Araplar arasındaki gelenekte, genelde, miras erkekler arasında paylaştırılır, kadınların miras hakkı bulunmazdı. Bu, hem vefat edenin karısı hem de kızları için geçerli bir uygulamaydı. Kocası ölen kadın, varisler tarafından elde edilecek bir mal gibi kabul edildiğinden; ya kocasının kabilesine ya da kendi kabilesine ait olurdu. Bir kadının kocası öldüğünde, kocasının ailesinden varis olan bir erkek (bu üvey (daha&helliip;)